Kurumsal Kaynak Planlaması etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kurumsal Kaynak Planlaması etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Ekim 2012 Pazar

Microsoft Dynamics, sağlıklı kararlar vermeyi mümkün kılar


İş gereksinimleri değişiyor. Bu değişimleri başlatmak ve yanıtlamak için kritik bilgilerin kapsamlı, gerçek zamanlı görünümünü sağlayan entegre bir iş yönetimi çözümü gerekmektedir. Microsoft Dynamics, gerek duyduğunuz bilgileri sağlar ve işinizin gelişen taleplerini etkili bir şekilde karşılamanıza olanak verir. Aşağıda Microsoft Dynamics'in güven duyabileceğiniz ve işletmenizi büyütmeye yardımcı olabilecek bilgiye dayanan kararlar almanızı sağlayabilecek bazı yöntemler verilmektedir.

Çalışanlarınızın işlerini yapmasını destekleyin

  • Çalışanlarınıza, işlerini yapmaları için gereken bilgileri sağlayın. Göreve Göre Ayarlanmış bilgiler, çalışanlarınızın günlük işleri gerçekleştirmek için gereken özel bilgilere hızlı bir şekilde erişmesini ve kuruluşun tamamını etkileyen değişiklikleri yapmasını sağlar.
  • Öğrenim eğrisini azaltın. Microsoft Dynamics, Microsoft Office Word ve Microsoft Office Excel gibi tanıdık yazılımlarla entegre olur. Bu, personelinizin zaten sahip olduğu becerileri kullanmasını sağlar.

İlgili, kritik bilgilere erişimle iş bilgisi edinin

  • İş amaçlarına uygun hale gelin. Temel performans göstergeleri (KPI), özel projeleri ve görevleri yüksek düzeyde iş hedeflerine göre analiz etmenizi sağlar. Yoldan sapmanız durumunda iş uyarıları yola dönmenizi sağlar.
  • Raporlama özelliklerini artırın. Microsoft SQL Server'ı entegre ederek kurumsal zeka bilgilerine optimum erişim elde edersiniz. SQL Server Raporlama Hizmetleriyle raporlar oluşturabilir, veri depoları oluşturabilir ve analiz edebilir ve verileri verimli bir şekilde organize edebilir ve kullanabilirsiniz.
  • Hassas bilgilere erişimi kontrol edin. Yöneticiler, özel bilgilere sadece ihtiyacı olanlar tarafından erişilmesini sağlamak için izinler verir.
  • Karar vermeyi geliştirin. Kuruluş bütünü hakkında kritik iş bilgileri elde ederek bilgiye dayanan kararlar vermek ve değişimi hızlı bir şekilde etkilemek için kritik iş bilgilerine erişebilir ve bunları analiz edebilirsiniz.

Yasalarla uyumlu olun

Tutarlı, yapısal süreçler uygulayın. Microsoft Dynamics, bu süreçleri devreye sokmanıza yardımcı olabilir. Bu, kuruluş bütününde sorumluluk ve güvenilirlik sağlamanıza yardımcı olur.
Süreçlerinizin bütünlüğünü sağlayın. Microsoft Dynamics, bilgileriniz ve iletişiminizin bütünlüğünü sağlamanıza ve doğru hissedarları zamanında bilgilendirmenize yardımcı olur.

10 Şubat 2011 Perşembe

Malzeme İhtiyaç Planlama – Sipariş Büyüklüğü Belirleme

MALZEME İHTİYAÇ PLANLAMASI SİSTEMLERİNDE EN ÇOK KULLANILAN SİPARİŞ BÜYÜKLÜĞÜ BELİRLEME YÖNTEMLERİ

Haddock ve Hubicki 1989 yılında yapmış oldukları çalışmada, MRP sistemlerinde en çok kullanılan sipariş büyüklüğü belirleme yöntemlerini belirlemişlerdir. Bu yöntemler aşağıda belirtilmiştir.

1- EOQ: (Economic Order Quantity) Ekonomik Sipariş Miktarı Yöntemi

2- POQ: (Period Order Quantity) Periyodik Sipariş Miktarı Yöntemi

3- PPA: (Part Period Algorithm) Parçalı Dönem Algoritması

4- PPB: (Part Period Balancing) Parçalı Dönem Dengesi Yöntemi

5- LUC: (Least Unit Cost) En Düşük Birim Maliyet Yöntemi

6- LTC: (Least Total Cost) En Düşük Toplam Maliyet Yöntemi

7- S-M: (Silver-Meal) Silver-Meal Yöntemi

8- W-W: (Wagner-Whitin) Wagner-Whitin Yöntemi

9- LFL: (Lot For Lot) İhtiyaç Kadar Sipariş Verme Yöntemi

10- FOQ: (Fixed Order Quantity) Sabit Sipariş Miktarı Yöntemi

11- FPQ: (Fixed Period Quantity) Sabit Sipariş Dönemi Yöntemi

Şekil-2’de MRP sistemlerinde en çok kullanılan sipariş büyüklüğü belirleme yöntemlerinin kullanım yüzdeleri gösterilmiştir.

MRP sistemlerinde sipariş büyüklüğü belirleme yöntemlerinden, en çok kullanılan yöntem %95.4 kullanım yüzdesi ile FOQ yöntemidir. En çok kullanılan ikinci yöntem ise %93.8 kullanım yüzdesi ile LFL yöntemidir. Üçüncü en çok kullanılan sipariş büyüklüğü belirleme yöntemi %63.1 kullanım yüzdesi ile FPQ yöntemidir [17].

MalzemeIhtiyacPlanlama

Şekil 2 Malzeme İhtiyaç Planlaması Sisteminde En çok Kullanılan Sipariş Büyüklüğü

www.pargesoft.com Microsoft Dynamics AX ve NAV ERP Sistem Entegratörü

7 Şubat 2011 Pazartesi

Yönetim Muhasebesi Hakkında

Gerçekte çok önemli olan bu kavram maalesef ülkemizde etkin olarak kullanılmamakta hatta yazılım uygulamalarında göz ardı edilmektedir. Aslında şöyle bir incelendiğinde muhasebe kavramları arasında yer almakla beraber stratejik öneme sahip bu sistemlerin uygulanmama sonuç ve sonuçsuzlukları gözler önüne gelmektedir.

Ülkemizde firma yapıları incelendiğinde tepe yönetim fonksiyonları ve orta kademe yönetim fonksiyonları ne yazık ki iç içe geçmekte ve sonucunda her iki önemli kademenin de etkinliklerinde, yetki ve fonksiyon karmaşası neticesinde büyük erozyonlar meydana gelmektedir.

Tepe yönetimlerin asli unsurları arasında bulunan en önemli görev stratejik kararlar almak ve bu kararların uygulama organizasyonlarında, firmalarına liderlik etmektir. Orta kademe yönetimin ise uygulama, denetim ve raporlama üzerine faaliyetlerde yoğunlukları mevcuttur. İşte bu noktada yazılım uygulamalarına bakıldığında Muhasebe ve diğer uygulama programlarının çok önemli bir eksikliği ortaya çıkmaktadır. Ne yazık ki bu konuda neyin eksik olduğunu, belki de bilmediğimizden, tatmin olmamamıza rağmen uygulamalardaki eksiklikleri tamamlamaya çalışmamaktayız.

Nedir bu eksiklik? Eksiklik, sadece amaçlardan biri ve en önemlisi olan stratejiye yönelik uygulamaların bulunmamasıdır. Yönetim muhasebesi; diğer sistemlerden farklı olarak tepe yönetime, alması gereken stratejik kararları daha sağlıklı alabilmesi için gerekli bilgi ve raporları, işletme standartları ve çalışma sistemleri bağlamında toparlayıp sunmasıdır aslında.

Bu amaç doğrultusunda incelendiğinde, ne yazık ki yönetim muhasebesi ile ilgisi olmayan, mevcut klasik raporlama ve çalışmaların, orta kademe yönetim ve resmi Muhasebe sistemi uygulamalarının, yönetim muhasebesi gibi sunulduğunu görmekteyiz. Rapor ve incelemeler rakamlardan ibaret ve tek boyutlu olarak önümüze konmakta ve yazılım sadece defter kaydı olarak kullanılmakta, bilgisayar fonksiyonsuz olarak işletilmektedir.

Kanımızca; Yönetim Muhasebesini rakamlardan oluşan tablolar sisteminden çıkartıp, stratejik karar alma mekanizmasının bir fonksiyonu haline getirmek ve yönetimin gereksinim duyduğu bilgi ve kaynakları en kısa sürede ve amaca uygun hazırlayıp yönetime destek vermesini gerçekleştirmek mümkündür. Kaldı ki yönetim muhasebesinin asli amacı da bu olmalıdır. İşletme yönetiminde başarı bağlamında; Yönetim Muhasebesi sisteminden yararlanılması ve bu çalışmalara dayanılarak doğru ve zamanında kararlar alınması büyük bir öneme sahiptir.

http://www.sonartr.com web sitesinden alıntıdır.

www.pargesoft.com Microsoft Dynamics AX ve NAV ERP Sistemleri Çözüm Ortağı

ERP Sistemlerinin Görülmeyen Maliyeti ?

72350_55x55_events_2

ERP sistemini kuran şirketler, bütçe yaparken bazı maliyetleri olduklarından daha az görmüşler bu nedenle bütçelerinde sapmalar oluşmuştur. Bu maliyetlerden bazıları şunlardır.

Eğitim; tecrübeli ERP kullanıcılarının en fazla ihmal ettikleri harcama kalemidir. Eğitim maliyetleri yüksektir çünkü kullanıcılar yeni yöntemler ve yazılım öğrenmek zorundadır. Daha kötüsü şirket dışından eğitim veren şirketler size yardım edemezler. Onlar kullanıcılara ne yapmaları gerektiğini söylerler belli, özel konuları nasıl işleyeceklerini göstermezler. ERP sisteminden etkilenecek olan iş fonksiyonlarını gösteren bir çizelge hazırlamak faydalı olabilir.

Muhasebe elemanı, ambar elemanı ile ayni ekranı kullanacak ve diğerini etkileyecek bilgileri girmek zorunda kalacaktır. Bunu doğru olarak yapabilmesi için karşı tarafın nasıl çalıştığını bilmesi gereklidir. ERP sistemi gelmeden önce herkes kendi sisteminde çalıştığı ve sistemi diğer birimler kullanamadığı için böyle bir gereksinme yoktu. ERP’den sonra ise bu zorunluluk ortaya çıktı.

Başta öngörülen eğitim maliyeti tutarını 2 veya 3 ile çarpın, gerçek rakama yakınlaşmış olursunuz.

Entegrasyon ve test etme; ERP paketi ve şirkette bulunan diğer yazılımlar arasında entegrasyon sağlamak sıkça ihmal edilen bir başka maliyet kalemidir. Çoğu şirket özel bazı yazılımlar kullanmaktadır. En basiti bir bar-kod okuyucudur. Bunun gibi sektöre özel yazılımlar kullanan şirketler mevcuttur. Daha karmaşık olarak e-ticaret ve tedarik zinciri yazılımı kullananlar vardır. Bunların hepsinin ERP sistemine bağlanması gerekmektedir. Bu köprü yazılımlarını ERP satıcısından satın alırsanız hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Kendiniz yapmaya kalkışırsanız da başarısızlık söz konusu olabilir. Tavsiye edilen yöntem bir veri paketi hazırlayıp bunu sistem içinde dolaştırmaktır. Üretimden, ambara, ambardan muhasebeye oradan sevkıyata kadar tüm birimlerde bu veri dolaştırılıp tüm kullanıcıların katkısı alınarak sorunlar bulunup çözüm yolları keşfedilebilir. Entegrasyon nedeniyle oluşacak sorunlar burada ortaya çıkartılırsa çözüm bulmak daha az maliyet gerektirebilir.

Customization (ısmarlama yazılım); add-on yazılımları entegrasyon maliyeti konusunda sadece başlangıçtır. Daha maliyetli olan, şirketin kendisine uygun “ısmarlama” yazılımlarıdır. Bu ERP sisteminin sizin için yaşamsal öneme sahip bir işlevi yerine getirmediğini fark ettiğinizde başlar. Bu prosesi yazılıma eklemeye karar verdiğinizde dertler başlar. Ismarlama yazılım ERP’nin her modülünü etkiler, çünkü bunlar birbirine sıkıca bağlıdır. Dolayısıyla yapılacak bir eklemenin sistemde hasara yol açması büyük olasılıktır. Sistemin “upgrade” edilmesi de sorun yaratacaktır. Bu yaptığınız “ısmarlama” yazılımı yeni sürümde bir kez daha yapmak zorunda kalacaksınız ve ayni hataların tekrar oluşmasını izlemek zorunda kalabilirsiniz. Satıcı şirket size destek vermeyecektir. Bu iş için fazladan eleman tutmak zorunda kalacaksınız.

Veri transferi; mevcut sistemde mutlaka muhasebe, müşteri ve stok kayıtları vardır. Bunların yeni sistemde de olması zorunluluktur. Eski verilerin yeni sisteme transferi maliyetli bir işlemdir. Şirketler verilerinin uygun biçimde olmadığını ancak onları verinin tutarlı olmasını gerektiren ERP sistemlerine transfer ederken fark etmektedirler. Temiz veri bile bazı modifikasyondan geçmek zorunda kalabilir.

Danışmanlık; kullanıcılar kendi taahhütlerine uymadıklarını gördüklerinde danışmanlık ücretleri artmaktadır. Bunu önlemek için, danışman şirketin personeli eğitirken neyi hedeflediğinin ortaya çıkarılması gereklidir. Bu bir tablo halinde danışmanın taahhüdüne eklenirse, üst yönetimin kilit personel için verilen hedeflere ulaşıp ulaşmadığını anlaması kolaylaşır.

En iyi personelin şirketten ayrılması; ERP yazılımı çok karmaşık ve değişimler o kadar derindir ki personelin ancak bir kısmı bunun üstesinden gelebilir. Proje sona erdiğinde bu başarılı personel iş değiştirmeye kalkarsa bu şirkete ağır yıkım getirir. Bazı sektörlerde eleman sirkülasyonu fazladır. Bu sektörlerde eleman daha iyi maddi koşullar karşılığı şirketten ayrılıp başka şirkete geçebilir. Bu konuda baştan önlem alınması iyi olur.

Uygulama takımı ara vermez;
Birçok şirket ERP’ yi diğer yazılımlar gibi görme hatasına düşmektedir. Yazılım kurulur, çalışma ekibi oluşturulur ve herkes günlük işlerine döner. Fakat ERP kurulduktan sonra eve gidemezsiniz. Çalışma ekibi çok değerlidir. Bu ekip satış işlevini satış personelinden, üretimi üretim elemanlarından, muhasebeyi muhasebeciden daha iyi bilmek zorundadır. Şirketler ekip elemanlarının sadece bu işle uğraşmalarını isterler bu nedenle bunların günlük işlerini yapacak fazla zamanları kalmaz. Sistemin biran önce geri dönüşüm sağlaması için bu fazla mesai şarttır. Buda şirket bütçesine fazladan yük getirmektedir. Baştan hesaplanmazsa bütçe hedefleri tutmaz.

Geri dönüş beklemek; en fazla yanlış yapılan konudur. Diğer yazılımlarda kurulum yapılır, ekip kurulur ve herkes arkasına yaslanıp sistemin kendini amorti etmesini bekler. Ayni bakış açısı ERP için de söz konusu olunca sorunlar yaşanmaktadır. ERP sistemleri bir süre çalışmalı, iş fonksiyonlarında değişiklikler yapılmalıdır. Ancak ondan sonra sistemin faydası ortaya çıkacaktır. Biraz sabır gereklidir.

ERP sonrası depresyonu; Deloitte Consulting danışmanlık şirketinin yaptığı bir araştırmada, ERP kuran her 4 şirketten birinde verimlilik kaybı görüşlüğü saptanmıştır. Bunun nedeni insanların alıştıkları işi değişik şekilde yapmalarının getirdiği kayıplardır. İnsanlar alıştıkları ve deneyim kazandıkları işi başka şekilde yapmaya başlayınca paniğe kapılmaktalar ve verimlilikleri düşmektedir.

ERP, MRP, Kurumsal Kaynak Planlama, İnsan Kaynakları, Proje Yönetimi, Depo Yönetimi, Finans Yönetimi, Muhasebe Yönetimi, Bütçe Yönetimi, Servis Yönetimi, Müşteri İlişkileri Yönetimi. CRM, HRM, MRP II,

www.pargesoft.com Microsoft ERP Sistem Entegratörü 

Sorunsuz Bitirdiği Projeleriyle Başarımızı Gün Geçtikçe Siz Değerli Müşterilerimiz İle Paylaşıyoruz.

6 Aralık 2009 Pazar

Bilişim Teknolojileri ile ERP Yazılımlarının Seçimi - ERP Seçmek


Özet: Günümüzde hızla artan rekabet ortamı işletmenin bilgi teknolojileri ile yönetilmesini, ERP (Kurumsal kaynak planlaması) konusuna güncel yatırımları gerekli kılmaktadır. Ancak yeni bir yatırımın beraberinde bir takım problemleri getirmesi kaçınılmazdır. Karşılaşılacak problemleri azaltmak için yazılımın seçiminden kurulmasına kadar bazı sorulara cevap aranmalıdır.Bu tebliğde ERP yazılımlarının seçiminde göz önüne alınacak kriterler irdelenmiştir.

A- Giriş
ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) yazılımları gittikçe daha çok işletmenin ilgisini çekmektedir. Fakat ERP hakkında karar vericilerin kafalarının karışık olduğu kolaylıkla söylenebilir. ERP yatırımına ihtiyaç var mı, varsa hangi yazılım seçilmeli soruları temel sorulardır. Kararın mali boyutu ve stratejik boyutunun yanı sıra çözüm sunan firma çokluğu konuyu karmaşıklaştırmaktadır.

B- İşletmelerin ERP Yazılımına İhtiyaç Nedenleri
İhtiyaçlar üç başlıkta, mevcut sistemin yetersizliği (rekabet gücündeki kayıplar), işletmenin kendi sektörüne ve diğer sektörlere entegrasyonu ve uzun vadeli planlar ile incelenmeli ve şu sorular sorulmalıdır Kobu (1996) :

1.Mevcut sistemden memnuniyetsizlik (rekabet gücündeki kayıplar),

2. İşletmenin kendi sektörü ve diğer sektörlere entegrasyonu,

3. Geleceğe yönelik planlar.

C- ERP Sistemi Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bir kurumsal sistem olan ERP' nin satın alınması, kurum içinde bir ERP projesi açılması eskiden de zor bir işti, fakat artık iyice zorlaşmıştır. 1990'ların ortalarına kadar, bir kurum içindeki temel iş fonksiyonları olan, finans, insan kaynakları, üretim, satış ve dağıtım gibi işlevleri tümleştirerek, kurum içindeki temel bazı gereksinimleri sağlayan ERP sistemleri, günümüzde, yukarıda belirtilen işlevlerin yanına gelen e-ticaret, portal'ler, CRM (Customer Relationship Management)Müşteri İlişkileri Yönetimi, BI (Business Intelligence)İşletme Zekası, Web temelli kendi kendine hizmet, Internet tabanlı satın alma, APS ( Advanced Planning & Scheduling)İleri Planlama ve Çizelgeleme gibi yeni uygulamalarla daha da genişlemiştir.

1)Odaklanmalı Şirketler iş hedeflerini belirlemelidir. Bu hedefler, hızlı gelişme, daha iyi müşteri hizmeti, daha iyi kalite veya daha düşük fiyat gibi belirgin şeyler olmalıdır. İşte bu tür hedefler şirketin yazılım seçim sürecini yönlendirmelidir. Anahtar iş hedeflerinin seçilmesi, ilk olarak hangi ERP yazılım alanında gerçeklemeye girişileceğini belirler. Tüm alanlarda top yekun gerçeklemeye girişilmesi önerilmemektedir. Bu önerinin aksine davranan bazı örnekler varsa da, uygulamaların birer birer gerçeklenerek işletime sokulması en az riskli ve en emniyetli yaklaşımdır.

2)Stratejik Düşünmeli Stratejik düşünmeyen şirketler konuya dar bakış açısı ile bakanlardır. İşletme çalışanları, hem veri seviyesinde hem de iş süreçleri seviyesinde birbirine bağlı olarak çalışan uygulamaların kritik öneme sahip olduğunu az çok fark etmektedir. Bu yüzden şirketler, belirli bir alanda kullanılan bir uygulamanın, diğer bir alandaki işleri nasıl etkilediğini analiz edebilmelidir. Örneğin bir şirket bir e-ticaret sitesi açmaya, çağrı merkezini CRM yazılımı ile tümleştirmeye ve ticaret yaptığı iş ortakları için Web üzerinden kendi kendine servis alabilme uygulamaları gerçekleştirmeye karar vermiş olsun. Belirtilen her bir alan için yapılması gereken şeylerin muazzam boyutu nedeniyle, her bir konuyu ayrı birer proje olarak ele almak uygun olacaktır. Bununla beraber şirket, bu projelerin bir biriyle ilintisini analiz etmelidir. Şu tür sorular gündeme gelecektir: ilk proje ikinci ve üçüncü projeleri etkileyecek midir? Eğer konuya bu şekilde bakılmazsa, daha sonra ortaya çıkabilecek umulmadık noktalar, sonraki projelerin başarısını tehlikeye atarak, hata yapılmasına ve dolayısıyla para kaybedilmesine yol açabilir Taylor (1990).

3) Her Bir Yazılımın Zayıf ve Güçlü Yanlarını Anlamalı, Yazılım satın alma işine girişmeden önce, her bir üreticinin ortaya koymaya çalıştığı, en temel önermenin ne olduğunu belirlemek, bu önermelerin ne anlama geldiği ve gerçekliği anlamaya çalışmaktır. Bunlar, her bir üreticinin kendi güçlü yanlarıdır. Bu önermelerin, üreticinin vermek istediği mesajların değeri, oldukça fazla olabilir.

Müşteriye düşen, her üreticinin iddia ve önermelerini iyi düşünülmüş sorularla sorgulamaktır. Aksi halde yola çıktıktan kısa, orta veya uzun bir süre sonra, umulmadık şeylerle karşılaşılabilir. Özellikle gelecekteki terfi işlemlerinde sorunlarla karşılaşılmaması isteniyorsa, geri plandaki tümleşimin nasıl bir mekanizma ile gerçeklendiği ve desteği gibi konulara yeterli analiz zamanı ayrılmalıdır. Tümleşimin, "yığınsal(batch)" işlemle mi yoksa, gerçek zamanda veri değiştokuşuna olanak sağlayan "mesajlaşma mimarisi" ile mi sağlandığına yönelik sorular sorulmalıdır.

4) Açık Teknolojilere Bakmalı, Eğer bir teknoloji ne kadar üreticiye özgü ise, tümleşim işleminin de o kadar zor olduğu söylenebilir. Bu nedenle, yazılım üreticileri yıllar süren savaşlardan sonra, ürünlerin birbiriyle kolayca konuşmasına imkan tanıyan açık standartları benimsemeye başlamışlardır. Bu gelişmede etkenlerden birisi, Microsoft'un ortaya çıkardığı işletim sistemleri ve mimarilerdir (CORBA'ya karşılık DCOM, Java'ya karşılık ActiveX kontrolleri gibi). Internet için geliştirilen standartlar, doğası gereği zaten "açıktır" ve bu standartlar tümleşim işlemini eskiye göre daha fazla kolaylaştıracaktır. Farklı uygulamalar arasında veri değiş tokuşuna olanak tanıması ile XML teknolojisi bu alanda atılmış en önemli adımlardan birisidir. O halde satın alacağınız ürünün XML dilini destekleyip desteklemediğini öğreniniz. Desteklemiyorsa, o ürüne biraz daha uzak durulmalıdır.

5)Teknolojiyi Hızla Gerçekleştirebilmek için Hızlı Davranılmalı, Geçmişin yazılım seçme ve satın alma kuralları, günümüzde geçerli değildir. Şirketler, bir teknolojinin kendisini kanıtlayana kadar bekleyip, teknolojiyi ondan sonra lisanslama lüksüne sahip değildir. Rekabetçi, küresel ekonomi düzeni son derece hızlı, çevik olmayı gerektirmektedir. Bu çeviklik, yazılım geliştirmede de yeni "çevik yöntemlerin" arayışı ile sürdürülmektedir.

Örneğin, Web sitelerinden gerçek zamanda, etkileşimli sohbet olanağı sağlayarak, müşteri hizmet desteği sağlayan ürünler kullanan üretim şirketleri, sadece geleneksel kanalları kullanarak satış yapan ve destekleyen şirketlere göre daha rekabetçi bir düzeye sahiptir. Buna karşılık hızlı olmak uğruna, denenmemiş yepyeni bir teknolojiyi satın almanın da kendi sorunları mevcuttur: Acaba üretici 3 yıl sonra hala iş dünyasında olacak mıdır? Acaba üretici yeterli tecrübeye sahip midir? Acaba üretici kurumsal anlamda, profesyonel kalitede hizmet sağlayabilecek midir? Anlaşılacağı üzere, bir şirket bu ölçekte bir ürün satın almadan önce, bunun gibi daha bir sürü soruyu sorarak, riskleri azaltmalıdır. Buna karşılık, yeni yaklaşımlar, eskinin aşırı tutucu davranışları gibi olmamalı, şirketler yeniye karşı daha cesur olmalıdır Radding (1999).

6) Kararlarınızı Üreticinin Takvimine Değil, İşletmenizin Takvimine Dayandırılmalı Sözünü ettiğimiz yeni genişletilmiş uygulamaların, geleneksel ERP fonksiyonları ile tümleştirilmesi zaman alacaktır. Bu durumda, üreticiler ürünlerinin henüz hazır olmadığını ve belirli bir tarihte hazır olabileceğini belirtebilir ve müşteriye beklemesini önerebilir. Satın alıcı şirketler yaklaşımlarını kendi takvim ve hedeflerine göre ayarlamalıdırlar. Rekabetçi olabilme koşulları, beklemeyi mümkün kılmayabilir.

7) Yazılımın Güncellemesi - Terfi Ettirilmesi, İlk defa ERP sistemi satın alacak şirketler, en son yazılım uyarlamasının getirdiği yeniliklerden yararlanabilme olanağına sahiptir. Buna karşılık mevcut bir ERP sistemine sahip şirketler, yeni nesil bir ERP sistemine terfi etmeye karar verdiğinde, bir yol ayrımı ile karşı karşıya kalır.Genel olarak bir ERP sistemi içinde mevcut olan CRM gibi yeni uygulamalar, yazılım paketinin en son uyarlamasında mevcuttur. Yeni özelliklerin, yazılımın eski versiyonları ile geriye doğru uyumlu olması olasılığı yüksektir. Fakat, bu özelliklerin eski yazılımlarda çalışabilmesi sınırlı olacaktır. Yani, yeni yazılımlar belirli bir tarihten önceki daha eski yazılımlarda çalışmayacaktır. Bu durumdaki müşteriler eğer yeni nesil ERP özelliklerinden yararlanmak istiyorlarsa, yazılımlarını sadece güncelleştirmekle yetinemiyeceklerdir. Bu durumdakiler, ellerindeki yazılımları ilgili tarihteki yazılıma terfi(upgrade) ettirmek durumundadırlar. Genel olarak bu işlem normal bir güncelleştirmeye göre daha pahalıya mal olur. Son bir nokta olarak, yeni nesil bir ERP sistemine geçilmesi ile birlikte, aşağıda belirtilen noktaların da gündeme geleceği büyük bir olasılıktır:

- İşletmeye radikal bir biçimde yeni bir yazılım getirilmesi, kullanıcıların kapsamlı eğitimini gerekmektedir. Bu durum hem günlük işlerini yürüten hem de yeni bir sistemi öğrenmeye çalışan kullanıcıların kafasını karıştırarak, iş veriminin büyük oranda düşmesine yol açmaktadır. * Terfiler sonucunda, örneğin anaçatı tabanlı bir sistemden C/S (istemci/sunucu) türünden bir sisteme, hatta 3 katmanlı bir mimari kullanan tümüyle Internet tabanlı bir sisteme geçilmesi gerekmektedir. * Yeni donanım(bilgisayar, vs.) satın alınması gerekmektedir.

- Dış danışmanlarla çalışılması ve/veya yeni personelin işe alınması gerekmektedir Buckhout, Frey, Nemec (1999).

8)Yazılım Seçimde Yapılması Gerekenler, Yazılım seçimde yapılması gerekenler şu şekilde sıralanabilir;

1. Tüm birimlerin yöneticilerinin yer alacağı bir değerlendirme kurulu kurulmalıdır.

2. Dünya ve Türkiye ERP pazarındaki eğilimler izlenmelidir.

3. Değerlendirilecek yazılım/firmalar üç adet ile sınırlandırılmalıdır.

4. Yazılımın yerli muhasebe mevzuatına uygunluğu için bağımsız danışman şirketlerden alınmış onay mutlaka aranmalıdır.

5. Her birim kendisi için en kritik (olmaz ise olmaz): detayda incelenmesi gereken 10 madde/işleyişi belirlemeli ve bunlar satıcı firmalara iletilmelidir.

6. Satıcı firmalardan birer günlük tanıtım alınmalıdır. Satıcı firmaların yapacakları tanıtım öncesi işletmeyi tanımaları için bir günlük ziyaret planlanmalıdır.Tanıtım daha önceden belirlenen kritik işleyişleri içermelidir.

7. ERP çözümü sunan firmaların incelenmesi sırasında taleplerin standart yazılım ve yürürlükteki sürüm ile karşılanıp karşılanamayacağına dikkat edilmelidir. Satıcı firmanın mevcut standart yazılım ile kapsanmayan talepler için ek yazılım yazılabileceği veya taleplerin çıkacak yeni sürümde karşılanacağı önerileri olmayan bir sistemin satın alınması anlamına gelmektedir.

8. Firmaların sunduğu referans listesinde bulunan işletmelerin proje yöneticileri ile telefon görüşmesi yapılmalıdır. Yazılımı satın alan fakat implementasyonu gerçekleştiremeyen firma var ise bu firmaların ilgili yöneticileri ile görüşülmelidir.

9. Her yazılım için kullanıcı firmalar ziyaret edilmelidir.

10. Danışmanlık desteği en önemli konudur. Satıcı firma veya çözüm ortaklarının tecrübeli (en az iki implementasyon veya 2 yıl) danışman kadrosuna sahip olmasına önem verilmelidir.

Tüm bu noktaların göz önüne alınması ile, yeni nesil ERP sistemlerine giden yolun biraz zor bir yol olduğu söylenebilir.

Kaynak: Mücella Güner, Can Ünal, A. Aslı İlleez Ege Üniversitesi, Emel Akın Meslek Yüksekokulu, İzmir

http://www.pargesoft.com/ Microsoft Dynamics Global Partner - ERP Danışmanlık Hizmetleri

BUMERANG